HAMİ MANDIRALI İLE ŞENOL USTAÖMER OKULUMUZDAYDI

HAMİ MANDIRALI İLE ŞENOL USTAÖMER OKULUMUZDAYDI

TRABZONSPOR'UN EFSANE FUTBOLCUSU HAMİ MANDIRALI İLE HEM TRABZONSPOR'UN HEM DE FENERBAHÇE'NİN EFSANE FUTBOLCUSU ŞENOL USTAÖMER (KÜÇÜK ŞENOL) ÖĞRENCİLERİMİZLE SÖYLEŞİ GERÇEKLEŞTİRDİLER.

02.04.2022 4761

02-04-202202-04-202202-04-202202-04-202202-04-2022ÖĞRENCİ VE ÖĞRETMENLERİMİZİN İLGİYLE TAKİP ETTİĞİ SÖYLEŞİ ÖNCESİ HER İKİ FUTBOLCUMUZ FORMALARI İMZALADILAR.

 

 

HAMİ MANDIRALI İLE ŞENOL USTAÖMER'LE YAPILAN SÖYLEŞİDEN PASAJLAR

 

 

 

Penaltı ve frikiklerde sert vuruşlarınızda hiç rakip oyuncular denk gelen oldu mu? sorusuna Hami Mandıralı:

 

"Gerek penaltılarda, gerekse frikiklerde hiç rakip futbolcunun üstüne vurmadım. Sadece bir frikik ve bir penaltı vuruşumda top rakip futbolcuya denk gelmişti. Vuruştan sonra her ikisine ambulans gelmişti. 15 dakika oyuna girememişlerdi. Frikikleri hep barajın kenarından; penaltıları ise genelde ortaya atardım." dedi.

 

Fileleri yırtan şutun hikayesini Hami Mandıralı şöyle atlatmıştır:

 

"1992 yılında Sarıyerspor'la oynanan maçta önce penaltıyı attım. Kalenin altında delik varmış, top oradan çıkınca hakemler şaşırdılar, penaltıyı tekrarlattılar. Bu sefer topa ayak içiyle oldukça sert vurdum. Top fileleri yırtıp geçmişti."

 

Türk futbolundaki antrenman ve çalışma mantığıyla Avrupa'daki durumu karşılaştırması istendiğinde Hami Mandıralı şöyle ifade etmiştir:

 

"Türk futbolunun çalışma mantığıyla Avrupa futbolunun arasında pek bir fark yok. Antrenmanlar aşağı yukarı aynı. Bizde yetenekli sporcular çok çıkıyor ancak sürekli çalışmada eksikler var. Yabancı kuralı da gençlerimizin önünü biraz kapattığından onlar da yeteneklerini genç yaşta Avrupa'ya gitmek suretiyle göstermeye çalışıyorlar."

 

Hami Mandıralı kimdir? Sorusuna cevap olarak Hami Mandıralı şunları söylemiştir:

 

"Ben sokak futbolundan geliyorum. Trabzon'un Faroz mahallesinde sokakta çok futbol oynadım. 17 yaşımda Trabzonspor'un A takımına transfer oldum. 18 yaşımda Milli Takıma seçildim. Bütün müsabakalarda toplamda 360 gol atma başarısını gösterdim. Schalke-04'de attığım gol, saatte 269 km ile dünya rekoru. Halen bu rekor kırılmış değil. Ama dünya futbolunda bizim adımız hiç anılmıyor."

 

Toplara bu kadar sert vurmayı nasıl başardınız? Sorusuna Hami Mandıralı şöyle cevap vermiştir:

 

"Toplara sert vurabilmemde önce Allah vergisi yeteneğim vardı. Sonra da çok çalışmayla bunu geliştirdim. Bir gün futbolcumuz Göndeniz bana dedi ki, abi bana orta yapmayı öğretir misin? Tamam, antrenmandan sonra çalışalım dedim. Biraz çalıştık, orta yapmayı öğrendi. O günden sonra bir kez dahi olsa gelip de orta çalışması yapmadık. Ama ben her antrenmandan sonra, belki 500 kere bireysel şut çalışması yapmaya devam ettim. Böyle böyle gelişti."

 

Takım içinde arkadaşlık ne durumdaydı sorusuna Hami Mandıralı şu cevabı vermiştir:

 

"Bir maçta frikiği Şenol abi (Küçük Şenol) kullanmış, topu da ağlara atmıştı. Ben kendi kendime niye ben kullanmadım diye kızıyordum. Sonra düşündüm, top gol olmuş, sen vurmuşsun ben vurmuşum önemli olmamalı dedim ve Şenol abiye giderek gole birlikte sevindik."

 

Hami Mandıralı'nın toplara sert vurması ile ilgili görüşleri merak edilen Şenol Ustaömer şöyle söylemiştir:

 

"Bizim oynadığımız dönemlerde futbol topu yaklaşık 600 gr, ayakkabılarımız yaklaşık 3kg idi. Bugün futbol topu 200 gr seviyelerinde, ayakkabılar da daha hafif. Şimdiki gibi olsaydı Hami herhalde saatte 300 km'nin üstünde toplara vururdu."

 

Türk Futbolunun geleceği ile ilgili soruya Şenol Ustaömer şu cevabı vermiştir:

 

"Futbol kulüplerinin en büyük sorunu, borç batağında olmaları. Bilinçsizce yapılan transferler neticesinde başarının gelmemesi Türk kulüplerini maddî olarak çok zor duruma düşürmüştür. Çok az kulüp akıllı hareketle bu sorunla boğuşabiliyor. Özellikle Afrika pazarından ucuz futbolcu bakılıyor. Ancak bazı kulüplerin (isim vermeyeceğim), Türkiye'ye bir şekilde gelmiş, sokaklarımızda saat-kemer satan Afrikalı vatandaşlara futbolcu diye lisans çıkardıklarını duydum. Bu şekilde bir kulüp yönetilirse, hayal kırıklığı ve borç batağı kaçınılmaz olur tabii."

 

Trabzonspor'da forma giydikten sonra Fenerbahçe'ye transfer olması hususunda görüşleri sorulan Şenol Ustaömer cevap olarak şöyle demiştir:

 

"Ben, Trabzon'da doğdum. Trabzonspor'da 2 şampiyonluk yaşadım. Akabinde Fenerbahçe'ye transfer oldum. Orada da 1 şampiyonluk yaşadım. Fenerbahçe'ye transfer olduktan sonra tabii bazı Trabzonspor taraftarlarından tepki aldım. Bu da gayet normal."

 

Trabzonspor ile Fenerbahçe camiaları arasında birbirlerine karşı sürekli tepkililer. Bu konu hakkında neler düşündüğü Şenol Ustaömer'e sorulduğunda o şöyle cevap vermiştir:

 

"Trabzonspor ile Fenerbahçe camiasının birbirlerine karşı tepkili olduğu kısmen doğru olsa da futbolcular birbirleriyle, hocalar birbirleriyle, yöneticiler birbirleriyle arkadaşlar. Taraftarlar arasında biraz problem var. O da Trabzonspor'un bütün şampiyonluk yarışlarında sadece Fenerbahçe ile mücadele etmesi olabilir. Zira o dönemlerde Galatasaray ve Beşiktaş takımları şampiyonluk için yeterli performansı gösteremiyorlardı. Bu rekabetten dolayı camialar arasındaki gerginlik normal. Ben zamanla bunun aşılacağını düşünüyorum. Özellikle futbolun içinde olanlar, yöneticiler bunu başaracaklardır diye düşünüyorum."

 

1995-96 Yılında Trabzonspor'un Fenerbahçe'ye kaptırdığı şampiyonluk hakkındaki düşünceleri merak edilen Hami Mandıralı şöyle ifade etmiştir:

 

"95-96 sezonundaki Trabzonspor'un kadrosu müthiş bir kadroydu. Evet Fenerbahçe'ye yenildikten sonrasında şampiyonluğu kaçırdık ancak biz aslında bir hafta önce iç sahada oynadığımız ve 1-0 mağlup ayrıldığımız Vanspor maçıyla şampiyonluğu bıraktık. Bazen futbolda böyle şeyler oluyor. Ne yapsanız sonuç alamayabiliyorsunuz. Üzücü ama böyle oldu."

 

Bu seneki Trabzonspor'un ligdeki başarısı ve kadrosu hakkındaki düşünceleri merak edilen Hami Mandıralı şunları söyledi:

 

"Trabzonspor'un şu anki kadrosu çok güzel. Yönetim, teknik ekip, futbolcular, yerel basın ve taraftarlar, hepsi çok organize durumdalar. Takımın malî yapılanması da oldukça iyi. Futbolcular paralarını zamanında ve tam aldıklarında, bu sahaya hep olumlu yansıyor. Trabzonspor bu yönlerden çok iyi durumda olduğundan, şu anki 15 puanlık farkla lider olması da gayet normal."

 

Galatasaray'lı gol kralı Metin Oktay'la ilgili anısını anlatması istenen Hami Mandıralı şunları söylemiştir:

 

"Rahmetli Metin Oktay'la Trabzonspor-Galatasaray maçından bir gün önce Trabzonspor kulübü tesislerinde karşılaşmıştım. Yanında rahmetli Kenan İskerder abi de vardı. İlk kez canlı olarak Metin abiyi karşımda görünce çok heyecanlandım. Oraya bir şeyler koydu, evlat dedi bunların arasından vursana. Önemli olan topu isabet ettirmektir dedi. O yavaşça vurdu ve isabet ettirdi. Ben adeta tutulmuştum. Ne kadar uğraştımsa da yapamadım. Ayrıldık. Ben bunu gururuma yediremediğimden ertesi günü sabah erkenden kalkarak aynı şeyleri yaptım, o kadar güzel isabet ettirdim ki. Bu anımı unutamıyorum."

 

Frikik atışlarını nasıl kullandığı sorulduğunda Hami şunları söylemiştir:

 

"Frikikleri kullanırken 10-15 m açılıyorum. Önemli olan sol yani sabit ayağın topun yanına konulması, diğer ayakla (ben sağ vururdum) kalçadan vurmak, vurduktan sonra da iki ayağın yerden kalkması gerekiyor. Tabi bunu yüzlerce kez çalışmak gerekiyor. Ben böyle yapardım. Ama tekrar ediyorum, her şeyden önce Allah vergisi bir yeteneğinizin olması gerekiyor. Çalışmayla bunu geliştirmelisiniz."

 

İnsanlara bakışı sorusuna Hami Mandıralı şöyle cevap vermiştir:

 

"Ben insana, sırf insan olduğu değer veriyorum. Makamlar, mevkiler gelip geçer ancak insanlık, onur, haysiyet baki kalır. Ben buna bakarım. Haliyle benim birçok kulüpte arkadaşlarım hep olmuştur. Onlarla saha dışında birlikte olur, sohbet eder, eğleniriz."

 

Futbolda şans oyunlarının olması futbolu olumsuz yönde etkiliyor mu? Sorusuna Hami Mandıralı şöyle cevap vermiştir:

 

"Futbola şans oyunlarının girmesi, bu oyunun kalitesini ve sevilmesini azaltmaz. Şans oyunları seyirciler açısından herhangi bir sorun oluşturmuyor. Ama futbolun içinde olanlar bunu yaparsa o zaman sıkıntılar ortaya çıkar."

Yoğun ilgiyle takip edilen çok keyifli ve bilgilendirici söyleşinin akabinde unutulmaz futbolcular Hami Mandıralı ile Şenol Ustaömer'e, okul idaremiz çiçek takdiminde bulunmuş; öğretmen ve öğrencilerimiz futbolcularla hatıra fotoğrafları çektirmişlerdir.